31 Ağustos 2009 Pazartesi
başta kendine engel olma !
Başta kendine engel olma ! Mücadelenin olmadığı yerde dayanıklılıkta yoktur. Daha da ileri giderek diyebilirm ki ; yaşam hakkınız mücadele gücünüz kadardır. Hemen şimdi ! Dost görünen düşmanlarınız,yediğiniz kazıkları ,türlü kıskançlıkları elinizin tersiyle itin ve doğru bildiğiniz yolda yürümeye devam edin. Unutmayın! Öç almanın en iyi yolu başarılı olmaktır. Kendinizden nefret etmeden başkalarından nefret etmeyi başaramazasınız. Her şeye sahip olablieceğinizi bir an bile aklınızdan çıkarmayın. Yalnızca bunun tek bir adımla başarılamayacağını, tek gecede olmayacağını bilin yeter. Unutmamanız gereken tek şey budur.Onun dışında imkansızı istemekte hiç bir sakınca yoktur. Şüphesizki algısı en kolay felsefe “ şu an elimden gelenin en iyisini yapmalıyım” felsefesidir. Bu sadece hayata karşı sorumluluk yüzünden değil, aynı zamanda bir an sonra daha iyi bir yerde olabilmem için gerekli ve bunu kendinize borçlusunuz. Olmasını istediğiniz tüm değişiklikler için işe önce kendinizden başlamaya nedersiniz . Hayat sizi cesaretiniz ve çalışkanlığınız oçüde ödüllendirecektir. Biliyor musunuz , yaşamın en büyük sırrı, hiç bir sırrı olmamasında. Amacınız ne olursa olsun, oraya ancak çalışmaya gönüllüyseniz ulaşabilirsiniz. İsteyecek kadar cesur olun, hak edecek kadar da çalışkan. Merak etmeyin gerisi kendiliğinden gelecektir.
OLUMSUZ DÜŞÜNCE
Olumsuz düşünce bireyin çevresinden gördüğü toplumsal negatif öğrenme ile gelişen bir engelleyici yargılama biçimidir. Arkadaşlar arasında, ailede, okulda , iş hayatında sosyal hayatta bireyin nedenleri tam açık olmadan konulara olumsuz bakmasını doğurur. Olumsuz düşünce insanoğlunu engelleyen ve bireyin hayatını yıkıma götüren bir urdur. Ve olumsuz düşünce, duygusal bir kanser gibi mücadele etmesi çok zor bir hastalıktır. Olumsuz düşünme veya olumsuz düşünce günlük yaşantımızdaki konuşmalar içinde sıkça vucüd bulur. Gidin bir kıraathaneya oturun , bir tavşan kanı çay söyleyin kendinize... Ve derin düşüncelere dalmışcasına çevrenizi dinleyin. En uzun şehir içi otobüse binin ana duraktan. Ve ortalarda bir cam kenarına yerleşip, uyur gibi dinleyin otobüste konuşulanları son durağa ulaşmadan . - Beceremezsin ! - Abi , bizden bişi olmaz yaaa! - Hayyatta yapamazsın ! - Boşuna uğraşma ! - Kolay mı , zannediyosun başarmayı ! - Sen kim , o iş kim ? - Oğlum sana yedirmezler ! - Hiç heveslenme ! - Niye uğraşıyon, nasılsa sonuna kadar gidemezsin ! - Yapamazsın ! - Tek başına halledemezsin ! Peki OLUMSUZ DÜŞÜNCE birey üzerinde neler yapar ? Olumsuz düşünce BULAŞICIDIR. Birey, etkisi altına girdiği olumsuz düşünceyi aldığı çevreden farklı olarak , ilişkide olduğu başka kişilere de bu olumsuz düşünme biçimini aktarır. Olumsuz düşünce umudu söndürür. Birey olumsuz düşünme etkisi altında olduğu sürece , iç motivasyonunu dinamik tutan umudunu yitirir. Olumsuz düşünce potansiyeli sınırlar. Birey girişimşimciliğini ve onu harekete geçireçek iç dinamiklerini kaybeder. Ya da var olanı olumsuz düşünme yüzünden kullanamaz. Olumsuz düşünce yaşamdan keyif almamızı engeller. Olumsuz düşünme etkisiyle kişiler hayal kurmaz, duygusal monotonluk ve depresyonla yaşamaya başlar. OLUMSUZ DÜŞÜNCE birey üzerinde ciddi ruhsal hastalıklara sebebiyet verebilir.Olumsuz düşünmek stresi en çok artıran düşünce tarzıdır . Hatta bu stres ve psikolojik bozukluklar beraberinde organik, biyolojik hastalıklara zemin hazırlar. Ters giden bir durumda herşeyin kötü gittiğini ve gideceğini düşünmek, kendini suçlamak, çaresiz olduğunu hissetmek vs, kesinlikle olumsuz ve faydasız düşüncelerdir. Bunların yerine ufak aksilikleri büyütmemeye çalışmalı, çabalayarak bazı şeyleri düzeltebileceğimize inanmalıyız. Sıkıntı çeken bir insan olarak yalnız olmadığımızı, benzer şeyleri herkesin yaşadığını düşünmeli ve bunun gibi olumlu düşünce tarzlarını geliştirmeliyiz.
söz söyleme sanatı
Derdini iyi anlatabilmek ve yerinde ve zamanında cevap verebilmek, kişi için çok önemli bir beceridir. Bunu beceremeyen insanlar ya çok üzülür ya da kaba kuvvettle derdini anlatmaya çalışırlar. Tabii ki kaba kuvvet kendine güven duyan insanın işi değildir. Cümleleri iyi kuramıyorsa, o zaman çok üzülüyordur. Yazar Bernard Shaw ın başından geçen bir olayı aktarmak istiyorum. Shaw , İngiltere nin ünlü devlet adamı Churchill in kendi yazdığı Pgymalion oyununun ilk gecesine davet eder ve davetiyeye şu notu yazar; “ ilişikte iki kişilik bilet bulacaksınız, bir dostunuzuda getirebilirsiniz; eğer bir dostunuz varsa !” Churchill , daha önce başka bir yere söz verdiği için oyuna gelemeyeceğini belirterek özür dileyen bir mektup yazar, biletleri iade eder ve bir not akler, é Piyesinizin ikinci gecesine gelebilirim, eğer ikinci gece oynarsa...” Kendine güven duyan insanın kızgınlığını ifade ediş biçimi böyle oluyor işte. Çünkü söyleyecek sözü var. Bedeniyle dövüşmek yerine beyniyle dövüşüyor. The Times da dahil olmak üzere bir çok gazatenin , derginin yayımcısı Lord Northclittle bir gün Shaw ‘ a; - Siz ülkenin başına gelmiş bir felakete benziyorsunuz ! demiş. Shaw dan cevabı almış; -Siz de o felaketin nedenine benziyorsunuz.”
PUSULA
aslinda nereye gideceğini bilmenden daha önemlisi, kim olduğunu bilmen. Kim olduğunu ilirsen, gideceğin yer değiştiğinde ortalıkta dımdızlak kalmazsın ve nereye gideceğini çok daya iyi bilirsin.
ANN LANDERS
TANRI BİZE IKI YUVARLAK ORGAN VERDI.BİRİ DÜŞÜNMEK DİĞERİ OTURMAK İÇİN.
BASARI HANGİSİNİKULLANDIĞINIZA BAĞLI.
sadece bizim millet iki yuvarlagı aynı anda kullanır.
BASARI HANGİSİNİKULLANDIĞINIZA BAĞLI.
sadece bizim millet iki yuvarlagı aynı anda kullanır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)